MEMUR-SEN’İN “YETMEZ AMA EVET” KARARI, SADDAM’IN BAKANI EL SAHAFI ARATMADI.
Toplu sözleşmenin son gününde (21 Ağustos 2017) Hükümetin teklifi 2018 yılı için % 3,5 + 3,5, 2019 yılı için % 4 + 5.
Memur-Sen’in çok da bir itirazı yok.
Memur-Sen’in hiçbir zaman hiçbir şeye yüksek sesle itirazı olmadı.
Tüm itirazlar sosyal medya üzerinden ve yarımağız.
En güzel cümleleri alçakça tüketenler, iş eylem safhasına geldiğinde kıllarını kıpırdatmaz.
Yine başladığımız noktadayız.
Hükümet 2017 yılı için % 20 artış verdiği kamu işçisine 2018 yılı için % 3,5 + 3,5 vermişti zaten.
Memurlara da aynısı verilecekti.
Ve Memur-Sen masaya oturmamış olsaydı, Hükumetin karşısında herhangi bir sendika olmasaydı da aynı rakamları dinleyecektik.
Nitekim; Memur-Sen’in ilk tepkisi olumsuz değil, olumlu: Şunu diyor:
“Bugün ifade edilen ‘2018 için 3.5+3.5’, ‘2019 için 4+5’lik teklif, elimize kalemi veriyor. Ama içine mürekkebi koymuyor. Dolayısıyla bu teklifin, kalemi verdiği gibi, mürekkebi de içine koyması gerektiği açık. Teklif, adaletin kapısını aralıyor, ama kalkınmanın kapısını aralamıyor. Biz geçtiğimiz günlerde bir çağrıda bulunmuştuk, ‘Bize zammı enflasyon canavarı vermesin, bize zammı, toplu sözleşme masası versin’ demiştik. Çağrımızın ilk kısmı bu anlamda karşılık bulmuştur. Ama bu çağrımızın, ‘bize zammı, enflasyon canavarı değil, milletin adamı versin’ kısmı henüz karşılık bulmamıştır”
658 maddelik dev taleplerle ve 2018 yılı için aylıklarda % 10 + 6 artış talebi ile masaya oturan bir Konfederasyon, tam da kendisine yakışanı yaptı.
“Yetmez Ama Evet” dedi.
Neye rağmen?
11 hizmet kolunun 11’indede yetki almasına rağmen…
1 milyona yakın üyesine rağmen…
Yılda iki bayram ikramiyesi talebine rağmen…
En düşük memur aylığını yükseltme taahhüdüne rağmen.
Kamuoyuna söylenmiş onca söze, onca taahhüde rağmen…
Sıralasak mürekkep dayanmaz.
Saddam Hüseyin’in Enformasyon Bakanı Muhammed Said El Sahaf’ı hatırlayan var mı?
Hani Amerikan işgali başladığında, lüks bir otelin terasında oturup yüzlerce mikrofona “Amerikalıları Bağdat’ta büyük bir sürpriz bekliyor” diye demeçler verip, birdenbire ortadan kaybolan ve yıllarca gözükmeyen, şimdilerde Abu Dabi’de keyif çatan adam.
Arada bir fark var mı?
Utanmanın Türk Dil Kurumu sözlüğündeki karşılığı şudur: “Onursuz sayılacak veya gülünç olacak bir duruma düşmekten üzüntü duymak, mahcup olmak”
Söyleyecek çok söz var ama birisiyle yetinelim: UTANMAZLAR….
BAĞIMSIZ YAPI-İMAR SEN